Almanya ile yeni kriz kapıda: UETD'yi izliyoruz

Alman iç istihbarat teşkilatı BfV'nin Başkanı Maassen, AKP'ye yakınlığıyla bilinen UETD'nin faaliyetlerinin anayasal düzen ile uyumlu olmadığını belirterek, kuruluşun iç istihbaratça izlendiğini açıkladı. Maassen, Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'ni (UETD) milliyetçi bir grup olarak tanımladı ve Almanya'nın özgürlükçü, demokratik düzeniyle uyuşmadığını söyledi. Maassen, "Peki UETD'yi gözlemliyor mu?" sorusuna ise "Evet" yanıtını verdi.

~~Alman iç istihbarat teşkilatı BfV'nin Başkanı Maassen, AKP’ye yakınlığıyla bilinen UETD’nin faaliyetlerinin anayasal düzen ile uyumlu olmadığını belirterek, kuruluşun iç istihbaratça izlendiğini açıkladı. Maassen, Avrupalı Türk Demokratlar Birliği’ni (UETD) milliyetçi bir grup olarak tanımladı ve Almanya’nın özgürlükçü, demokratik düzeniyle uyuşmadığını söyledi. Maassen, “Peki UETD’yi gözlemliyor mu?" sorusuna ise "Evet" yanıtını verdi.

~~Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, ülkesindeki tehditlerin çok yönlü olduğunu ve yabancı terör zanlılarının kararlı ve hızlı bir şekilde sınır dışı edilmeleri gerektiğini söyledi.

 Seehofer teşkilatın 2017 yılı raporunu Berlin'deki Federal Basın Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısıyla tanıttı.

Almanya'nın iç istihbarat birimi olan Anayasa Koruma Teşkilatı (BfV), AKP’ye yakınlığıyla bilinen Avrupalı Türk Demokratlar Birliği'nin (  UETD ) Almanya’daki faaliyetlerinin izlendiğini açıkladı.

 BfV Başkanı Hans Georg Maassen, kurumun 2017 yılı raporunun açıklandığı basın toplantısında,  UETD  hakkında eleştirel ifadeler kullandı. “UETD’yi milliyetçi bir grup” olarak tanımladıklarını söyleyen BfV Başkanı Maassen, “UETD’yi özgürlükçü, demokratik ilkelerin oluşturduğu anayasal düzen ile uyumlu olmayan bir grup olarak değerlendiriyoruz” dedi.

 Maassen, “Peki UETD’yi izliyor musunuz?” sorusuna da “Evet” yanıtını verdi.

İLİŞKİLİ HABER HABER

Almanya'da soruşturma genişliyor... ‘Osmanlılar’ mercek altında


 Geçmişte muhalefet partilerinin, UETD’nin iç istihbarat servisi tarafından “izlemeye alınması” yönünde yaptığı çağrılar, hükümet tarafından kabul görmemişti.

 BfV’nin bugün açıklanan 2017 raporunda ise UETD’nin kuruluş statüsünde, herhangi bir siyasi amaç gütmeyen sivil toplum kuruluşu görüntüsü verdiği, ancak gerçekte ise AKP’nin lobi kuruluşu gibi hareket ettiği belirtildi.

~~"AKP çıkarlarını savunuyor”

 Köln merkezli UETD’nin AKP iktidarının çıkarlarını savunduğuna işaret edilirken, “UETD, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin gayriresmi yurt dışı örgütlenmesidir” denildi.

 16 Nisan 2017 tarihindeki anayasa referandumu sürecine de değinilen raporda, “UETD, Almanya’da yaşayan ve seçme hakkı olan Türklerin, tartışmalı değişikliklerin kabulü doğrultusunda oy vermeleri konusunda sert bir kampanya yürüttü” ifadesi kullanıldı.

 Mayıs ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla Saraybosna'da düzenlenen genel kurul toplantısında  UETD  ismi  Uluslararası Demokratlar Birliği  (UİD) olarak değiştirilmişti.

 Raporun 2017 yılına ışık tuttuğuna, bu nedenle “UETD” ismine yer verildiğine dikkat çeken yetkililer, isim değişikliğinin, ilgili kuruluşun izlendiği gerçeğini değiştirmediğini kaydetti.

 BfV raporunun  UETD 'ye ilişkin bölümünde 18 Şubat 2017'de dönemin Başbakanı Yıldırım'ın Oberhausen seçim mitingiyle ilgili broşür de yer aldı.

~~MİT’e sitem

 BfV Başkanı Maassen Berlin’deki basın toplantısında ayrıca Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (  MİT )  Almanya 'daki istihbarat faaliyetleri konusunda “endişeli” olduklarını ve bu nedenle bu yıl açıklanan raporlarında bu faaliyetlere kapsamlı bir şekilde yer verdiklerini söyledi.

 Maassen, “Bu faaliyetler bizde endişeye yol açıyor. Çünkü bu faaliyetler, espiyonaj nedeniyle bazı kişilerin Almanya’da tutuklanması ve yargılanması noktasına geldi. Raporumuzda bu endişe ifade buluyor” diye konuştu.

 MİT’i “partner” olarak tanımlayan, özellikle radikal İslam, terörizm ve PKK konularında Türk istihbaratı ile işbirliğine ihtiyaç duyduklarını söyleyen Maassen, “Öte yandan Türk istihbaratının Almanya’da istihbarat faaliyetleri yürütmesi bizim açımızdan kesinlikle kabul edilemez"” sözlerini kaydetti.

 BfV; Rusya, Çin ve İran’ın yanı sıra ilk kez geçen yıl Türkiye'nin  Almanya 'da yürüttüğü istihbarat faaliyetlerini rapora dahil etmişti. Bu faaliyetlere raporunun “Espiyonaj ve Diğer İstihbarat Faaliyetleri” başlığı altında yer veren BfV, MİT’in gözetim altına alındığını açıklamıştı. BfV’nin bu yıl açıklanan raporunda Türkiye’nin Almanya’daki faaliyetleri yine aynı başlık altında yer aldı.

~~"Kamuoyu oluşum sürecine nüfuz etme çabası"

 Raporda, MİT’in Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kontrolünde olduğuna ve Almanya’daki farklı Türkiye temsilciliklerinde akredite görevlileri bulunduğuna dikkat çekilirken, söz konusu görevlilerin, “Türkiye toplumunun ötesinde Almanya’da kamuoyu oluşum sürecine de nüfuz etmeye çalıştıkları” belirtildi.

 Raporda ayrıca MİT’in yurt dışındaki asli görevi “muhaliflerin ortaya çıkarılması” olarak ifade edildi, en yüksek önceliğinin de Gülen yapılanması olduğu aktarıldı.

 Şubat 2017’de MİT’in Almanya’daki Gülen yapılanması hakkında Alman makamlarına ilettiği dosyanın hatırlatıldığı raporda şu değerlendirme yapıldı:

 “Listede yer alan verilerin kapsamı ve kalitesi, Türk istihbaratının Almanya’da bulunan ve Gülen hareketi mensubu oldukları iddia edilenler hakkında sistematik olarak bilgi topladığını ve bunun için insan kaynağını kullandığını belgeliyor.”

 Raporda ayrıca bilgi edinme faaliyetleri kapsamında Türk devletinin artan oranda diasporadaki kurumlarını kullandığına dikkat çekilerek, Diyanet İşleri Türk-İslam Birliği'ne (DİTİB) işaret edildi.

UID'den tepki: Yüz kızartıcı bir olay

Uluslararası Demokratlar Birliği (  UID ) Genel Başkanı Bülent Bilgi ,  Almanya  Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) tarafından izlendiklerinin ortaya çıkmasına tepki göstererek "Hukuk devleti olarak bildiğimiz  Almanya 'nın böyle bir karar alması Almanya  adına yüz kızartıcı bir olay." dedi.

 Genel merkezi  Almanya 'nın Köln kentinde bulunan eski adıyla Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (  UETD ), yeni adıyla  UID 'in Genel Başkanı Bilgi, AA muhabirine açıklamada bulundu.

 Alman yasalarına ve Alman anayasasına karşı kurumlarının şimdiye kadar hiçbir faaliyette bulunmadığının altını çizen Bilgi, şöyle konuştu:

 "Hukuk devleti olarak bildiğimiz  Almanya 'nın böyle bir karar alması Almanya  adına yüz kızartıcı bir olay. Eski adıyla  UETD , yeni adıyla  UID 'in Alman yasalarına ve Alman anayasasına karşı kurum olarak hiçbir faaliyeti bulunmamaktadır.  UID  her zaman tüm yöneticileriyle birlikte Alman anayasasına saygılıdır. Ne söylemde ne de eylemde takibi gerektirecek bir faaliyette bulunmamıştır. Bu  Almanya  için utanç verici bir olaydır."

 Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da çalışmalarına aynı şekilde devam edeceklerini vurgulayan Bilgi, gerek  Almanya  gerekse dünyanın başka bölgelerinde yaşayan azınlık ve ezilmişlerin haklarını savunmaya devam edeceklerini belirterek, şunları kaydetti:

 "  Almanya  sadece siyasetçileriyle değil toplumsal anlamda da çok tehlikeli bir alana kayıyor.  Almanya  tam olarak faşist olmasa da prefaşist bir döneme girmiş bulunuyor. Bunu sadece ben söylemiyorum akademisyenler de bunu aynı şekilde ifade ediyor.  Almanya  çok tehlikeli bir alana kayıyor, onunla birlikte sadece kendisini değil tüm Avrupa'yı çok tehlikeli bir alana kaydırıyor. Bu kabul edilebilir birşey değil yani  Almanya 'daki demokratik güçlerin bu eksen kaymasına karşı durmaları gerekiyor."