~~15 Temmuz darbe girişiminden sonra çalışmaya devam eden ve 19 Ağustos'ta kapanan Meclis, 42 gün sonra yeniden açıldı. TBMM giriş kapılarında yoğun güvenlik önlemleri alındığı görüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan saat 14:45 sıralarında Meclis'e geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM'ye gelişinde TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanlığı Tören Birliği Bandosu eşliğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bahçekapılı yürüdü. Erdoğan, Tören Birliği'ni selamladı. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakanlar, AKP Grup Başkanvekilleri ve milletvekilleri tarafından Meclis merdivenlerinde karşılandı.Erdoğan'ın hemen ardından ise Başbakan Binali Yıldırım Meclis binasına giriş yaptı.
~~15 Temmuz darbe girişiminden sonra çalışmaya devam eden ve 19 Ağustos'ta kapanan Meclis, 42 gün sonra yeniden açıldı. TBMM giriş kapılarında yoğun güvenlik önlemleri alındığı görüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan saat 14:45 sıralarında Meclis’e geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM’ye gelişinde TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı tarafından karşılandı. Cumhurbaşkanlığı Tören Birliği Bandosu eşliğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bahçekapılı yürüdü. Erdoğan, Tören Birliği’ni selamladı. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakanlar, AKP Grup Başkanvekilleri ve milletvekilleri tarafından Meclis merdivenlerinde karşılandı.Erdoğan’ın hemen ardından ise Başbakan Binali Yıldırım Meclis binasına giriş yaptı.
Başbakan Binali Yıldırım, kabine üyeleri, siyasi parti genel başkanları, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanları, Yüksek Yargı Başkanları, milletvekilleri, TBMM açılışında hazır bulundu. HDP Eş Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş TBMM’deki törene katılmadı. Genel Kurul’da milletvekili sıralarına gül konuldu.
SUNUŞ KONUŞMASINA 15 TEMMUZ DAMGA VURDU
Meclis’in sunuş konuşmasını yapan TBMM Başkanı İsmail Kahraman konuşmasının başında 15 Temmuz darbe girişimine değindi. Karaman “Büyük bir trajedi yaşadık. Türkiye’de artık darbe dönemi kapanmıştır” dedi.
Kahraman konuşmasında şunları söyledi: “Meclisimiz önceki yasama yılında aktif ve verimli bir çalışma sergiledi. Ne yazık ki Türkiyemiz bir darbe teşebbüsüyle karşılaştı. Bir ihanet şebekesi milli varlığımız ve bütünlüğümüze kast etmeye çalıştı. Beyni yıkanmış, asker kıyafetli terörist bir grup, silahları milletin bağrına doğrulttu. Ender yaşanan bir trajedi yaşadık. TBMM bombalandı, helikopterlerin ateşine maruz kaldı. 14 polisimiz yaralandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bombalandı. Cumhurbaşkanımızı öldürmek için suikast girişiminde bulundular. TBMM’yi açtım. Ertesi gün, TBMM’yi olağanüstü toplantıya davet ettiğimi duyurdum. Tanklar namlularını Meclis’e çevirmişken, her türlü zorluğu ve şahadeti göze alarak, Meclis’e koşan ve toplantıya katılan değerli milletvekillerimize teşekkür ve takdirlerimi sunuyorum. İstiklal Harbimizde düşman toplarına göğsünü geren Meclisimiz ‘gazi’ unvanını almıştır. Bizler de ikinci defa ‘gazi’ unvanına sahip olduk. Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, halkımızı meydanlara çağırması ve milletimizin meydanları doldurması ve tanklara göğüslerini siper etmesiyle önlendi. Millitimiz 15 Temmuz gecesi demokrasiyi özümsediğini ispat etti. Camilerden yükselen selalar, ezanlarla Türkiye darbeyi yendi. Türkiye’de darbe devri kapandı. Darbe şehitlerine şükran borçluyuz.
16 Temmuz toplantısına Meclis’te grubu bulunan 4 partimiz de katıldı. Örnek bir dayanışma sergilendi. AK Parti Genel Başkanı ve Başbakanımız Binali Yıldırım’a, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye ve HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken’e teşekkürlerimi sunuyorum. Herkesin takdirle karşıladığı bu birlik ve beraberlik ruhu Yenikapı Meydanı’nda düzenlenen Demokrasi Mitingi’yle taçlandırıldı. Birlik ve beraberlik içinde olduğumuz gösterildi. Milletimizin Meclisimizden beklentimizi boşa çıkarmamalıyız. Meclis olarak bu dönemde yüklü bir gündem bizi beklemektedir. En öncelikli konularımızdan biri sade, sivil bir anayasa yapmaktır. Bunun yanında yeni bir içtüzük tanzim etmek gerekmektedir.
Kahraman’dan sonra kürsüye Cumhurbaşkanı Erdoğan geldi. Erdoğan Meclis salonuna girerken AKP, CHP ve MHP’li vekiller Erdoğan’ı ayakta karşıladı. HDP’li vekiller ise ayağa kalkmadı.
Konuşmasına Meclis Başkanı Kahraman gibi 15 Temmuz darbe girişimini değerlendirerek başlayan Erdoğan “Meclisimiz 15 Temmuz’da Kurtuluş Savaşı’ndan sonra ikinci kez gazilik şerefine nail oldu. Esasında milletimizin tamamı gazilik sıfatını hakediyor, MGK’da 15 Temmuz’un resmi anma günü olarak kabul edilmesi kararlaştırıldı. 15 Temmuz’u unutmamak ve unutturmamak mecburiyetindeyiz. Okullardaki ders kitaplarından belgesellere, edebi eserlere kadar her mecrada 15 Temmuz’un işlenmesini teşvik etmeliyiz” dedi. Erdoğan konuşmasında “Yenikapı ruhu korunmalı” mesajı verdi.
İşte Erdoğan’ın Meclis açılış konuşması;
“Sayın Başkan, değerli milletvekilleri TBMM’nin 26. Dönem 2. Yasama Yılı açılışında sizleri en kalbi duygularla selamlıyorum. Tüm milletvekillerimizi saygıyla yad ediyorum. Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere ahirete göçmüş olanları rahmetle anıyorum. 23 Nisan 1920 gününden bugüne TBMM tarihinin pek çok dönüm noktası vardır. Bundan sonra 15 Temmuz 2016 gecesinin TBMM tarihinde de ayrı ve özel bir yeri olacaktır. Darbe girişiminin ardından derhal bu salonda toplanarak, tepkiyi Meclis’te ortaya koyan sizlere şükranlarımı sunuyorum. Milletvekillerimiz onurlu ve güçlü bir duruş sergileyerek bu kuruma sahip çıktı. 15 Temmuz’dan sonra Meclisimiz ikinci defa gazilik şerefine nail oldu. Şehit olan 241 vatandaşımız milletimizin gönlüne ve tarihin sayfalarına altın harflerle kazınmıştır.
‘MİLLETİMİZE CAN BORCUMUZ OLDUĞUNU UNUTMAMALIYIZ’
Demokrasi nöbetlerinde 29 gece sabahlayan on milyonlarca vatandaşımıza borcumuzu asla ödeyemeyiz. Türkiye bir avuç hainin dışında 79 milyonj vatandaşının tamamıyla bir özgürlük ve demokrasi dersi vermiştir. Milletimiz terör örgütlerine olduğu gibi darbe heveslilerine de meydanı bırakmayacağını gösterdi. Şahsım başta olmak üzere hepimizin milletimize can borcumuz olduğunu unutmamalıyız. Daha çok çalışmalı, daha çok üretmeli ve Türkiye’yi daha ileri taşımalıyız.
’15 TEMMUZ’U UNUTTURMAMAK MECBURİYETİNDEYİZ’
MGK toplantısında, hükümetimize bu tarihin 15 Temmuz Demokrasi ve Özgürlük Günü olmasını tavsiye ettik. Şehitlerimiz için anıtlar yapma hazırlığımız sürüyor. Şehit ailelerine her türlü destek veriliyor, verilmeye devam edecek. 15 Temmuz’u unutmamak ve unutturmamak mecburiyetindeyiz. Ders kitaplarından, filmlere, edebi eserlere kadar her mecrada 15 Temmuz’un işlenmesini teşvik etmeliyiz. 15 Temmuz’da sokaklarda şahadete koşan insanların kahir ekseriyetinin ne korumak zorunda olduğu malı mülkü, ne statüsü ne başka çıkarı vardır. Bu insanlar sahip oldukları maddi varlıklar uğruna değil, inançlarına, imanlarına, özgürlüklerine, geleceğe sahip çıkmak için sokaklara dökülmüştür. Milletimiz ölüm kusan silahların üzerine yürümüştür.
HER KİM Kİ 15 TEMMUZ’Ü KÜÇÜMSER O BUNUN BİR PARÇASIDIR’
Darbe girişiminin anlaşılmasının hemen ardından yaptığımız çağrının mahiyeti, milletimizin hissiyatının ifadesinden başka bir şey değildir. Bu hissiyatı anlamayan, anlamak istemeyenler de oldu. 15 Temmuz’da yaşananları oyun, tiyatro, film diyerek küçümsemeye çalışanlar oldu. Her kim ki, 15 Temmuz’a amasız, fakatsız darbe diyebiliyorsa, lanetleyemiyorsa o da darbe girişiminin bir parçasıdır, en azından gönüllü bir destekçisidir. Böyle bir yanlışın içine düşenler şehitlerimize ve gazilerimize, milletimizin tamamına hesap vermekten kurtulamayacaktır.
‘YENİKAPI RUHUNUN KORUNMASI HEPİMİZİN GÖREVİDİR’
Milletimiz 7 Ağustos’ta Yenikapı’da 15 Temmuz karşısındaki duruşunu sergilemiştir. Bu manzaraya iştirakleriyle siyasi parti ve kurum temsilcilerimize teşekkürlerimi ifade ediyorum. Türkiye’nin ve Türk milletinin vatanı, özgürlüğü söz konusu olduğunda tek ses, tek nefes olduğunun örneği olan Yenikapı ruhunun korunması hepimizin görevidir. Meclisimizin yeni yasama döneminde Yenikapı benzerinin tekrarlanacağına inanıyorum. Bu hepimizin aynı şeyleri düşünüp, söyleyeceği anlamı değildir. İnanç, düşünce, tarz farklılıklarımız mutlaka olacaktır. Bizden beklenen temel konularda birlik ve beraberliğimizi güçlü tutmamızdır. Biz PKK, FETÖ, DAEŞ konusunda, sınırlarımızın güvenliği, vatanımızın bütünlüğü konusunda ortak bir zeminde buluşamıyorsak, ortada ciddi bir sorun var demektir. Yenikapı’daki duruşu bu nedenle önemli görüyor ve devamını diliyorum.
Türkiye PKK ve uzantıları ile DAEŞ saldırılarına maruz kalıyor. DAEŞ Türkiye’yi hedef alarak kendisine alan açmaya çalışıyor. Yürütülen mücadele El Kaide’nin uzantısı olarak ortaya çıkan DAEŞ’in geriletilmesine katkı sağlamıştır. Güneydoğu illerimizde gerçekleştirdiği çukur eylemleriyle şimdi de sınır dışındaki projelere destek için çalışıyor. Bu eylemlerde şehit olanlanlarımızın kanını teröristleri kat be kat imha ederek yerde bırakmıyoruz.”
‘SÖZÜN BİTTİĞİ YER’
Türkiye bölge halkına karşı tüm insanı görevlerini yerine getirmekte kararldıır. Avrupa ülkeleri bu insanlık sınavında sınıfta kalmıştır. Avrupa ülkeleri bugüne kadar savundukları değerleri ayaklar altına almıştır. Hiçbir politik hesap Suriye’de 6 yılda öldürülen insan sayısının 600 bine ulaşması artık sözün bittiği yeri ifade ediyor. Biz insani görevimizi yerine getirirken, uluslararası toplumu ikaz etmeye devam edeceğiz.
“GÜVENLİ BÖLGE”
Fırak Kalkanı meşru bir operasyondur. DAEŞ’in 14 yaşında bir çocuğu canlı bomba olarak kullanmak süretiyle Gaziantep’e göndermesi ve 56 vatandaşımızın hayatını kaybettiği saldırı bizim için son damla olmuştur. Cerablus’tan başlayarak bu operasyonlar bu bölgede 5 bin kilometrekare büyüklüğünde bir güvenli bölge temin etmektir. Böylece terör ve mülteci sorunu çözüme kavuşacaktır. Şu anda Cerablus’ta 40 bin kişi var. Yıllardır savunduğumuz bu proje için itiraz görmedik ama fiili destek de almadık. Terör koridoru ve PKK ve DAEŞ’in eylemleri biz bu operasyonu kendi imkanlarımızla yapmaya zorladı. Bu ülkenin kendi evlatlarıyla bu operasyonu yürütebileceğini gösterdi. DAEŞ’in karşısına PKK/YPG’yi çıkarmaya çalışanları tezleri Fırak Kalkanı ile geçerliliğini yitirmiştir. Benzer oyun Musul’da da sergilenmeye çalışılıyor. Bu oyunun da bozulması gerekiyor. Musul’a yapılacak bir operasyonun Telaferi de etkileyeceğini hatırlatmak isterim. Musul’un DAEŞ’ten kurtulabileceğine inanıyoruz.”
TBMM Başkanı Kahraman tören sonrası Cumhurbaşkanı’na bombalanan ve tadilat yapılan yerleri gösterdi. Erdoğan saat 16:15 sıralarında Meclis’ten ayrıldı.