Fransa'da olaylar büyüyor! 1000 kişi gözaltına alındı

Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, ülkede Nael M. isimli genç sürücünün, polisin açtığı ateş sonucu ölmesinin ardından çıkan olaylarda, 1000 kişinin gözaltına alındığını ve bunların ortalama yaşının 17 olduğunu belirtti. Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği de, Fransa'da bulunan Türk vatandaşları veya buraya seyahat edeceklerin, ülke geneline yayılan şiddet eylemlerine karşı dikkatli olmalarını istedi.

Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, ülkede Nael M. isimli genç sürücünün, polisin açtığı ateş sonucu ölmesinin ardından çıkan olaylarda, 1000 kişinin gözaltına alındığını ve bunların ortalama yaşının 17 olduğunu belirtti. Türkiye'nin Paris Büyükelçiliği de, Fransa'da bulunan Türk vatandaşları veya buraya seyahat edeceklerin, ülke geneline yayılan şiddet eylemlerine karşı dikkatli olmalarını istedi.

Fransa'da olaylar büyüyor! 1000 kişi gözaltına alındı

Fransız kanal TF1 kanalının konuğu olan Fransa İçişleri Bakanı Darmanin, 4. bir “şiddet gecesi” yaşanmaması için ellerinden geleni yaptıklarını ifade etti.

Darmanin, polis kurşunuyla ölen genç için patlak veren olaylara dair bu gece ülke genelinde 45 bin polis ve jandarmanın görevlendirildiğini söyledi.

Daha fazla özel polis ve jandarma timleri görevlendirdiklerini aktaran Darmanin, sahada zırhlı araç ve helikopterlerin de olacağını kaydetti.

Gerald Darmanin, Nael M. isimli gencin ölümünün yarattığı üzüntünün meşru olduğuna, ancak bu üzüntünün “kargaşayı” haklı çıkarmadığına işaret etti.

1000 KİŞİ GÖZALTINDA

İçişleri Bakanı Darmanin, ülkede çıkan olaylarda 1000 kişinin gözaltına alındığını ve bunların ortalama yaşının 17 olduğunu açıkladı.

Darmanin, gözaltına alınan arasında 13 yaşındaki çocukların da olduğunu aktardı.

Dün çıkan olaylarda 917 kişinin gözaltına alındığını hatırlatan Darmanin, Marsilya’da 2 kişinin, polis oldukları anlaşıldıktan sonra darbedildiğini dile getirdi.

Bakan Darmanin, düzenin yeniden tesis edilmesi gerektiğini vurgulayarak, polislere silahsızlanmaları yönünde talimat vermediğini söyledi.


Gazetecinin, “Muhalefet, olağanüstü hal (OHAL) ilan etmenizi istedi, bu seçeneği neden seçmediniz?” sorusu üzerine Darmanin, Fransa’nın son 50 yılda 4 kez OHAL ilan ettiğini anımsattı.

Darmanin, “OHAL ilan etmemiş olmanız, elinizde imkanların olmadığı anlamına gelmez. Bu gece elimizde olağanüstü imkanlar var.” diye konuştu.

“MACRON’UN NE KARAR VERECEĞİNİ GÖRECEĞİZ”

Hiçbir ihtimali göz ardı etmediklerini dile getiren Darmanin, “Cumhurbaşkanının (Emmanuel Macron) ne karar vereceğini bu geceden sonra göreceğiz.” dedi.

Gerald Darmanin, şiddet eylemleri yapmak için sosyal medyayı kullanan herkes hakkında dava açacaklarını vurguladı.

İki polis sendikasının, ülkedeki olayları “savaş” olarak nitelemesine ilişkin Darmanin, “Ben polemik yapmak için burada değilim. Bunlar benim ifadelerim değil.” açıklamasında bulundu.

Polis sendikaları UNSA Police ve Alliance Police, ülkedeki olaylarla ilgili yaptıkları ortak açıklamada, “Bu vahşi kalabalık karşısında artık sükuneti aramak yeterli değil, (sükunet) empoze edilmelidir.” görüşünü paylaştı.Açıklamada ayrıca, “Bugün polis memurları savaşta olduğumuz için çatışmada.” ifadesine yer verildi.


FRANSA’DA AŞIRI SAĞCILAR, HÜKÜMETİ SUÇLADI

Fransa'nın önde gelen aşırı sağcı siyasetçilerinden Marine Le Pen, birkaç gündür, ülkeye ciddi bir düzensizlik durumunun hakim olduğunu vurgulayarak, Macron'un konuyla ilgili olarak ivedilikle Ulusal Meclis'teki partilerin temsilcileriyle bir araya gelmesi gerektiğini dile getirdi.

 

 

Protestoların bir an önce sonlanması çağrısında bulunan Le Pen, bunun da ancak duyarlı ebeveynlerin çocuklarını meydanlardan çekip çıkarmasıyla mümkün olacağını söyledi.

Le Pen, olayların kısmi sokağa çıkma yasağıyla yatışabileceğini, durum daha da kötüleşirse OHAL ilan edilmesinin gerekebileceğini belirtti.

Aşırı sağcı siyasetçi Marine Le Pen'in yeğeni ve göçmen karşıtı Eric Zemmour'un kurmaylarından Marion Marechal, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, ülke genelinde tüm şehirlerin yangın yerine döndüğünü, Fransızların yaşananlar karşısında endişeli olduğunu, ülkenin her noktasında kaosun hakim olduğunu kaydetti.

İç istihbarattan, polislerin bazı hassas banliyölere müdahale etmemesi talimatı aldığı bilgisini edindiklerini aktaran Marechal, hükümetin olayların yatışması için her şeyden taviz vermeye hazır olduğunu ve zaman kazanmaya çalıştığını söyledi.

Marechal, Cumhurbaşkanı Macron'u, hukuk devleti prensibini ve adaletin bağımsızlığını yıkmakla suçlayarak, hükümetin Fransa'nın yabancı kuşatması altında bulunmasına göz yumduğunu savundu.

“İÇ SAVAŞ HALİNDEYİZ”

“Bunu söylemek zor olsa da şu anda bir iç savaş halindeyiz. Bunu durdurmanın bir çaresi de yerinde oturup beklemek değil, karşısında durmaktır. Güvenlik güçleri de müdahale için yeterli mühimmatlarının bulunmadığından şikayetçi. Böyle giderse Fransız vatandaşları kendi kendilerini koruma vazifesini üstlenecekler. Artık Fransızların işyerlerinin yağmalanmasına, arabalarının yakılmasına, yakınlarına saldırılmasına tahammülleri kalmadı.” ifadelerini kullanan Marechal, hükümetin OHAL ilan etmesini ve güvenlik güçlerine olayları bastırmak için yetki vermesini istedi.

Marion Marechal, “Eğer hükümet yeterli cevabı verme cesaretini göstermezse, o zaman bu ayaklanmalara sessiz kalmayacak kişilere de göz yummak zorunda kalacak.” dedi.

“AYAKLANMA, SALDIRILAR, KUNDAKLAMALAR, YAĞMA”

Aşırı sağcı siyasetçilerden Eric Zemmour da ülkeyi sarar şiddet sarmalına ilişkin, “Dün gece, yabancılarca kuşatılan bölgeler bir kez daha neler yapabileceklerini gösterdi: Ayaklanma , saldırılar, kundaklamalar, yağma ve yıllardır milyarlarca avro fon sağladığımız kamu mallarını yağmalama.” yorumunu yaptı.

Olayların bu aşamaya gelmesinde “boyun eğen” iktidarın büyük sorumluluğunun bulunduğuna dikkati çeken Zemmour, “Sadece sert mukavemet, düzeni ve huzuru geri getirebilir. Bu akşam olağanüstü hal ilan edilmesini talep ediyorum.” ifadesini kullandı.

TÜRKİYE’NİN PARİS BÜYÜKELÇİLİĞİ UYARDI

Türkiye’nin Paris Büyükelçiliği tarafından yapılan açıklamada, Nael M. isimli genç sürücünün, polisin açtığı ateş sonucu ölmesinin ardından, ülke genelinde yaşanan geniş katılımlı protesto gösterileri nedeniyle muhtelif ulaştırma ve kamu hizmetlerinde kesintiler yaşandığı, kamu binaları, özel mülkiyet ve altyapıya zarar veren şiddet eylemleri yapıldığı belirtildi.

Açıklamada, “Söz konusu olaylar dikkate alınarak, başta Paris olmak üzere, Fransa’da bulunan vatandaşlarımızın veya Fransa’ya seyahat edecek vatandaşlarımızın azami teyakkuzu göstermeleri ve olası gösteri alanları ile yakın çevreden uzak durmaları, muhtemel olayların gelişimini yerel makamlar ile Paris Büyükelçiliğimiz ve Başkonsolosluğumuzun duyuruları üzerinden düzenli şekilde takip etmeleri tavsiye edilmektedir. Fransa’da yaşayan veya bu ülkeye seyahat etmeyi planlayan vatandaşlarımızın acil durumlarda aşağıda irtibat bilgileri sunulan Konsolosluk Çağrı Merkezine başvurmaları mümkündür.” ifadeleri kullanıldı.

Vatandaşların arayabilecekleri telefon numaraları, açıklamada şu şekilde paylaşıldı:

“Konsolosluk Çağrı Merkezi Fransa’dan +33 180 146335, Türkiye’den +90 312 292 29 29”

OLAYLAR BELÇİKA’YA DA SIÇRADI

Brüksel polisi, perşembe gecesi kent merkezinde bazı araçları ateşe veren, kaldırım taşlarını sökerek otobüs ve tramvay duraklarına zarar veren 64 göstericiye ilave olarak, cuma günü akşam saatlerinde 50 kişinin daha gözaltına alındığını duyurdu.

Bu kişilerin bir gün önceki olayların meydana geldiği bölgede toplanan gençler olduğu, gençlerin üzerlerinde “çevreye zarar vermek için kullanılabilecek malzemeler” bulunduğu belirtildi. Polisin 50 kişiyi önleyici tedbir olarak gözaltına aldığı bildirildi.

Liege kent merkezinde toplanan bir grup da Fransa’daki protestoculara destek vermek üzere gösteri yaptı. Gösterinin olaysız geçtiği, ancak 30 kişinin idari gözaltına alındığı ifade edildi.

Belçika polisinin idari olarak tedbiren gözaltına aldığı kişiler, karakollarda kısa süre tutulduktan sonra serbest bırakılıyor.

ALMANYA YAŞANANLARI “KAYGIYLA” İZLİYOR

Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit, Fransa’da Nael M. isimli 17 yaşındaki gencin trafik kontrolü sırasında polis kurşunuyla öldürülmesinin ardından başlayan gösterilerin “kaygıyla” takip edildiğini söyledi.

Hebestreit, Berlin’de düzenlenen basın toplantısında, Fransız hükümetinin, gencin vurularak öldürülmesini net bir şekilde kınadığına işaret etti.

“Şu anda Fransa’da yaşananları belirli bir kaygıyla izliyoruz” ifadesini kullanan Hebestreit, yoğun protestoları yeniden kontrol altına almanın, Fransız kamuoyuna ve hükümetine düştüğünü dile getirdi.

Hebestreit, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Almanya’ya yapacağı ziyareti, söz konusu olaylar sebebiyle iptal edip etmeyeceğine ilişkin soruya, “Şu an bununla ilgili bir bilgim yok.” yanıtını verdi.

Almanya’ya 2-4 Temmuz’da eşi ile “devlet ziyareti” yapacağı duyurulan Macron’un, bu ziyaret kapsamında, Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Başbakan Olaf Scholz ile bir araya geleceği ifade edilmişti.

NELER YAŞANMIŞTI?

Polis, 27 Haziran’da, Nanterre’de, içinde 3 kişi bulunan ve “dur” ihtarına uymayan bir araca ateş açmış, 17 yaşındaki sürücüyü öldürmüştü.

Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, sürücü Nael’in ölümüne tepki gösterenler, ülke genelinde farklı kentlerde sokağa çıkarak polisle çatışmıştı. (AA)