Paris İstinaf Mahkemesi, Paris Başkonsolosu Aydın Sezgin ve Başkonsolosluk internet sitesine hizmet veren France Telecom aleyhinde açılan davanın reddedilmesine yönelik daha önce alınan kararı onadı. Pa
Paris İstinaf Mahkemesi, Paris Başkonsolosu Aydın Sezgin ve Başkonsolosluk internet sitesine hizmet veren France Telecom aleyhinde açılan davanın reddedilmesine yönelik daha önce alınan kararı onadı. Paris İstinaf Mahkemesi 11. Dairesi böylece, 17. Asliye ve Hukuk Dairesiânin geçen yıl aldığı karara tamamen katılmış oldu. Paris İstinaf Mahkemesi, Aydın Sezgin ve France Telecom aleyhine açılan davaya ilişkin kararını daha önce iki kez ertelemişti. Fransız adli kaynakları, İstinaf Mahkemesinin, Ermenilerin genel kültür ansiklopedisi "Quid"in yayıncıları aleyhine açtıkları davanın görüşülmesini beklemek için erteleme yönünde karar aldığını belirtmişlerdi. Fransaâdaki Ermeniler, bu ansiklopedide, sözde Ermeni soykırımıyla ilgili taraflı ve Türkiye lehine tezler yer aldığı gerekçesiyle başvuruda bulunmuşlar ve ilk davada ansiklopediyi yayımlayan yayınevini mahkum ettirmişlerdi. Yayıncılar bu kararın temyizi için başvuruda bulunmuştu. Paris İstinaf Mahkemesi, Paris Başkonsolosu ve Telecomâla ilgili kararını 25 Ekimde açıklayacağını ilan etmesine rağmen, yine aynı gün yapılan ansiklopediyle ilgili duruşma yüzünden kararını bugüne ertelemişti. Aydın Sezginâin Fransız avukatları, İstinaf Mahkemesinin bugün aldığı kararın güçlü bir mesaj olduğunu belirterek, bu kararın emsal teşkil edip yayınevi hakkında verilen kararın bozulmasına da yol açabileceğini düşünüyorlar. DAVANIN GEÃMİŞİ Fransaâda Ermeni Davasını Savunma Derneği, Türkiyeânin Paris Başkonsolosluğu resmi internet sitesinde Ermeni soykırımı iddialarına karşı çıkan metni gerekçe göstererek, Başkonsolos Sezgin ve internet sitesinin resmi servis sağlayıcısı France Telecom şirketi aleyhine, geçen yıl Paris 17. Asliye Hukuk Dairesine başvurmuştu. 17. Asliye Hukuk Dairesi, geçen yıl Sezginâin özgürce bu konuda görüşlerini açıklayabileceğini belirterek, davayı reddetmişti. Ermeniler, bu karara itiraz için daha sonra İstinaf Mahkemesine başvurmuşlardı. Mahkemenin, bugünkü duruşmada Sezgin aleyhinde bir karar alması beklenmiyordu. Ancak Paris Başkonsolosluğunun sitesinin servis sağlayıcısı France Telekom hakkında verilecek karar, bundan sonraki kararlara da emsal teşkil etmesi açısından önem taşıyordu. -SAVCI DAVANIN REDDEDİLMESİNİ İSTEMİŞTİ- Ermeni derneğinin ret kararından sonra başvurduğu İstinaf Mahkemesinde 6 Eylülde yapılan duruşmada, başsavcı, davanın reddedilmesi yönünde görüş belirtmişti. Bu duruşmada Sezginâin avukatları, "diplomatik dokunulmazlık", "ifade özgürlüğü" ve "parlamentoların tarih yazamayacağı" gerekçelerini sayarak, ayrıca "başkonsolosun ülkesinin resmi tezlerini görev yaptığı ülkede özgür ve sınırsız biçimde dile getirebileceğini" belirterek, başvurunun reddedilmesini talep etmişlerdi. Davayı açan Ermeni derneğinin avukatlarıysa Fransa parlamentosunda 2001 yılında kabul edilen sözde Ermeni soykırımını tanıyan yasaya dayanarak, Başkonsolosun, vatandaşlarının haklarını savunmanın dışında bazı alanlarda siyasi görüş belirtemeyeceğini, bu yüzden diplomatik dokunulmazlığının olamayacağını savunmuşlardı. Türkiye Başkonsolosluğu internet sitesinin servis sağlayıcısı Fransız Telekomun avukatı da ifade özgürlüğü çerçevesinde, Başkonsolosluğun görüşlerinin yer aldığı internet sitesinde şikayete bağlı bölümlerin kaldırılmasının mümkün olmadığı görüşünü savunmuş ve başvurunun reddedilmesini istemişti. 'Fırıldak, kıvırma'! 'Ermeni soykırımı' tartışması Hollanda'yı karıştırdı Hollandaâda ana muhalefet Sosyal Demokrat İşçi Partisiânin (PVDA) lideri Wouter Bosâun "Anadoluâda Ermenilerle yaşanan olayları, soykırım sözcüğüyle niteleme konusunda biraz dikkatsiz ve aceleci davrandıkları" yolundaki sözlerine, siyasi partilerden ağır eleştiri geldi. Koalisyon ortakları Hristiyan Demokrat Parti (CDA) ve Liberal Parti (VVD) ile Hristiyan Birlik Partisi (CU) yetkilileri, İşçi Partisi liderini soykırım iddiaları hakkında "U" dönüşü yapmakla suçladı. Başbakan Jan Peter Balkenendeânin mensubu olduğu CDAânın Meclis Grup Başkanı Maxime Verhagen, Bosâun soykırımla ilgili bu görüşü savunmaya devam etmesi halinde kendisini "fırıldak" olarak nitelendireceklerini söyledi. Bosâun "Türk seçmeninin önünde dize geldiğini", onların oylarıyla daha çok sandalye kazanmak istediği için böyle konuştuğunu savunan Verhagen, ülkeye başbakan olabilecek bir politikacının bu şekilde her lobi karşısında "kıvırmaması" gerektiğini belirtti. VVDânin dış politika sözcüsü Hans van Balen ise İşçi Partisiânin büyük parti olabilmek için "tarihi çarpıttığını" öne sürdü. Cu da, açıklamasında, Bosâun görüşlerini "üzüntüyle" karşıladıklarını, İşçi Partisiânin günlük çıkarlara göre yön değiştirdiğini ileri sürdü. İşçi Partisi lideri Wouter Bos, geçen Pazartesi günü parlamentoda parti başkanı ve Türk kökenli adaylarla Türk basınına yönelik düzenlediği basın toplantısında, Ermeni sorunu nedeniyle parti milletvekili aday listesinden çıkarılan Türk kökenli aday ve seçim çalışmalarına iliştin görüşlerini açıklamıştı. Wouter Bos, partisinin Ermeni meselesine ilişkin görüşlerinde hiçbir değişiklik olmadığını, bu konuda öteki parti ve hükümetle aynı görüşü paylaştıklarını, 2004 yılında Mecliste kabul edilen tavsiye kararının da arkasında durduklarını belirtmişti. Wouter Bos, ancak 1915 yılında yaşanan olayları değerlendirirken, soykırım sözcüğünü kullanmakla "biraz aceleci ve dikkatsiz" davrandıklarını kabul ettiğini söylemişti. Bos, soykırım sözcüğünün hukuki bir özellik taşıdığını ve ağır koşullar içerdiğini kendisinin de bu süreçte yeni öğrendiğini, dolayısıyla bu sözcüğü kullanırken, "sakınmak" gerektiği görüşünde olduğunu anlatmıştı. Bos, partisinin Ermeni meselesine yaklaşımında, hükümet ve ABânin yaklaşımlarından farklılık bulunmadığını da eklemiş, partinin AB sözcüsü Frans Timmermans da, Türkiyeânin ABâye üye olabilmesi için, Kopenhag kriterleri arasında bulunmamasına rağmen tarihiyle yüzleşmesi gerektiğini, bunu yapmadan, üye olabilmesinin güç olduğunu ileri sürmüştü. Parti lideri Wouter Bos, basın toplantısında, soykırım sözcüğünü tercih etmekte dikkatsiz davrandıklarını kabul etmekle birlikte, Ermeni iddialarını kabul etmediği gerekçesiyle Türk kökenli Erdinç Saçanâın parti aday listesinden çıkarılmasını savunmuştu.