Öncelikle partiler veya Başkanlık listelerindeki Türk kökenli adayların çokluğunu bir özeleştiri olarak değerlendirdiğimi peşinen vurgulamak istiyorum.
Sayın Okurlar,
Bildiğiniz gibi 14 Ekim Pazar günü Belçika genelinde yerel seçimler yapılacaktır. Bu seçimler nedeniyle Saint Josse, Schaerbeek, Anderlecht ve Brüksel merkez başta olmak üzere, gerek Valon, grekse Flaman bölgesinde yaklaşık 180'e yakın Türk kökenli aday İlgenel meclisi ve Belediye meclis üyelikleri için yarışacaklardır.
Tüm adayları demokratik mücadelede yer aldıkları ve medeni cesaretlerinden dolayı tebrik ediyorum. Yakınlaşan seçimde seçenlerin ve seçilenlerin kriterleri ile ilgili düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istedim.
Öncelikle partiler veya Başkanlık listelerindeki Türk kökenli adayların çokluğunu bir özeleştiri olarak değerlendirdiğimi peşinen vurgulamak istiyorum.
Bu kadar çok adayın toplumumuz seçmenlerine göre aday olduklarını düşünürsek, nufus oranına göre büyük bir çoğunluluğunun seçilmeleri mümkün görülmemektedir.
Partilerin listelerindeki Türk kökenli adayların çokluğunu, bilinçli veya bilinçsiz önceden seçilmiş ve başarılı olmuş adayların önünün kesilmesine yönelik siyasi manevra olduğunu düşünmekteyim.
Özellikle ırkçı partilerin ilkeleriyle çelişmesine rağmen Türk kökenli adayları ilk sıralara yerleştirmeside manidardır. Tüm bu siyasi manevraların Türk toplumunun oylarını parçlayarak, seçileceklerin sayısını azaltmaya yönelik olduğu aşikardır.
Elbette en büyük hakem halkımız olacaktır. Bizim temenni ve görüşlerimiz halkımızı yönlendirmeye yönelik değildir elbette. Halkımızın sağ duyusuna güveniyoruz. Ancak bizim yapacağımız düşüncelerimizi paylaşmaktır.
Listelerde yer alan siyasilerimize şuan saygı duymaktan başka şimdilik bir seçeneğimiz yok.
ADAY KRİTERLERİ NELER OLMALI ?
Adayların aday olduğuna once kendilerinin inanması,
Adayların eğitimli ve bulunduğu bölge diline sahip olması,
Aday olmak için adaylıktan ziyade, adayın sorumluluğunun bilincinde olduğuna inanması.
Adayların dürüst, ciddi ve çalışkan olması ve bu değerlerini yansıtması,
Adayın kendi parti programını anlaması ve programını anlatabilme becerisine sahip olması,
Adayların Toplumun tüm kesimlerini kucaklayabilecek olgunluk ve anlayışa sahip olması,
Adayların yapabilecekleri ve uygulayabilecekleri projelerle seçmeninin önüne çıkması,
Adayların Söylem ve eylemlerinin inandırıcılığının olup olmadığı,
Adayların seçim öncesi ve sonrasındaki halkla ilişkileri,
Önceden seçilmiş adayların seçim arefesindeki vaatlerini seçim sonrasında uygulayıp uygulamadıkları,
Seçimlerde meydanlarda olanların seçim sonrasında da meydanlarda olması,
Adayların Halkın sorunlarına vakıf ve sorunların takipçisi olması,
Adayların yetkilerini aşan konularda söz vermemeleri,
Vatandaşın taleplerini karşılayacak olgunlukta olmaları,
Adayların Yasa ve yetki dahilindeki işlerde halka yardımcı olması,
Adayların seçildikten sonra yalnız kendisine oy verenleri değil, tüm halkı kucaklaması,
Adayların parti programlarına sadık kalarak, çalışMalarını tüm Belçikalılara yönelik yapması,
Dar bölge anlayışından uzak kuşatıcı ve evrensel siyaset yaparak, çalışmalarını bu yönde sürdürmesi,
Adayların hizmetlerindeki başarıları, siyasi başarılarının garantisi olacağından, seçilen adayın görevinin sorumluluğu ve ciddiyetine gerekli önemi vermesi,
Tüm bu kriterlerin yanında Adaylar seçim yarışında çevre kirliliğine, halkta iticiliğe ve huzursuzluğa neden olacak davranışlardan uzak, medeni kurallar içerisinde ellerindeki projelerini halka anlatarak güzel bir kampanya yaparlarsa daha iyi olacak diye düşünüyorum.
Elbette son söz halkın olacak. Halkımızın yeterliliğine, tecrübesine, çalışkanlılığına işinin ehli olabilecek adayları kendisine temsilci olarak seçeceğine inancımız tamdır.
Seçmenlerin tercihlerinde bölgecilikten uzak tüm insanlara hizmeti eksen alan adayları tercih edeceklerini düşünüyorum.
Demokratik mücadelelerinde tüm adaylarımıza başarılar diliyoruz.
Saygılarımızla,
